Genelde karmaşık, sistemsiz ve pratik çözümlere dayalı bir toplum yapısına ve yaşayışına sahibiz. Futbolumuzun da o topluma ait bireylerin idaresi altında olduğunu düşünürsek neden Türk futbolu için bir ekol hatta tarz oluşturmaktan bile söz etmenin havanda su dövmekten farksız olduğunu ziyadesiyle anlamış oluruz.
Ekol olmayı becermek için gereken zamanı ve planı yaratmanın dışında bir de bu vizyonu sürükleyecek lideri bulmak için uzun süre beklemeye devam edecek gibi ülkemizin futbol tutkunları; ama hiç değilse geçerli bir tarzı ithal edecek ve kararlılıkla uygulayacak beceriye sahip olabilmek için eşi bulunmaz liderlik meziyetlerine de pek gerek yok.
Galatasaray 80'li yılların ortalarında Derwall ile başlayıp 90'ların ortasına kadar pekala sürdürdü bunu. Ülkenin sistemsiz ve disiplinsiz düzenini Alman disiplini ve mekanikliği ile törpülediler. Buna camianın ketum ve manipülasyona gelmeyen yapısı da eklenip uyum sağlanınca 90'lı yıllardaki çıkış yakalandı. Sürekli başarı elbette mümkün olmadı ama kendine has bir oyun tarzı oluşturdu Galatasaray. Türk Milli Takımı'nın 2002'de Güney - Kore ve Japonya'da aldığı dereceye de katkıda bulundu bu çıkış.
Fenerbahçe ise zaman zaman kullandığı doğal Brezilya uyumu bir yana, genelde Dünya futbolunda da dönem dönem ivme kazanan Doğu Avrupa ülkelerinin anlayışı ile kısa süreli ivmeler yakalayıp toplamda epey fazla tutan ama sürekliliği olmayan şampiyonluklar kazandı. Bunun sonucunda Galatasaray benzeri bir futbol geleneği yerleşmedi; ta ki doğal Brezilya uyumunun hatırlanıp kararlı bir şekilde futbolcu ve hoca bazında uygulanmasına dek. Şu an yönetim istikrarı ve yapılan altyapı yatırımlarıyla birlikte bu seçimin ve uyumun meyveleri yeniyor.
Artık Beşiktaş'ın da bir seçim yapması, karar vermesi gerek. Futbolun şu anki haline yakın oynandığı dönemde tek tutan isim olan Milne'i geri getirmek de çözüm değil artık. 2000 yılından itibaren 1 er İtalyan, Alman, İspanyol, Fransız, Rumen ve 2 Türk hoca ile çalışmış Beşiktaş. Karman çorman ve sağlıksız.
Beşiktaş'ın pivot santrafor, çift yönlü ortasaha oyuncusu, oyun kurabilecek stoper eksikliğinden de öncelikli bu sorun. 5 milyon avro + 2 futbolcu verilen Holosko takviyesine rağmen de sonuç alınamaması ihtimaline karşı şimdiden bunu düşünmeye başlamalı Beşiktaş yönetimi.
"Farkında bile olduklarını sanmıyorum, nasıl hazırlık yapsınlar" diyeceksiniz.
Ne denilebilir ki...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder