Emana
7 sezon Fransa'da düzenli olarak ortalama 30 maçın üzerinde oynayıp, Kamerun Milli Takımı'nda regular olamaması bir garipti. Pek izleyemiyorduk ama öve öve bitirilemiyordu, yazın taraftar forumlarında kimse ağzından düşürmüyordu Achille Emana'yı. Bugün ilk defa ciddi bir takıma karşı dikkatlice izledim. Tekniği 8 numara dahi oynamaya yetmeyecek bir adamın 10 numara kıvamında oynamasına şaşırdım. Neredeyse bütün topları ezmesine rağmen Ersin Düzen'in maçın iyilerinden demesine daha çok şaşırdım. Chaparro'nun Aurelio'yu bu kadar dizginleyip Emana'yı bu kadar rahat bırakmasına ise diyecek laf bulamıyorum. Tamamıyla overrated.
Alper abi sana kesinlikle katılıyorum. Benim maç yazımda da böyle bir bölüm var.
YanıtlaSil"
Bu noktadan sonra Aurelio'ya bir parantez açmak istiyorum. Bugün ilk yarıda izlediğim Aurelio'nun Fenerbahçe'deki aktif oyununun aksine oldukça pasif bir role büründüğünü, Emana'nın arkasını toplayan adam rolünde sahada bulunduğunu gördüm. Bunun sebebinin Aurelio olduğunu pek sanmıyorum. Betis'in hocası Aurelio'nun gerçek özelliğini gözden kaçırmış gözüküyor. Aurelio sıradan bir defansif orta saha değil, zor durumlarda topu kaptırmadan ön bloğa en doğru şekilde iletebilen, ileride rakipten dönen topları toplayabilen bir adam. İlk yarıda oldukça sıradan bir oyuncu izlenimi verdi doğal olarak oyunun içinde olmayınca. Sözde yanında oynayan Emana'ya ise sınırsız özgürlük tanınmış gibiydi, resmen forvet arkası oynuyordu Emana. Arada bir başarılı işler yapsa da bence saf bir ofansif orta saha oyuncusu kesinlikle değil, çift yönlü çalışsa daha iyi verim alınabilecek bir oyuncu o da. Onun bu oyunu Aurelio'yu da sekteye uğratıyor, hücum organizasyonlarında yer almasını engelliyor. Tekrar maça dönelim."
http://pclionfc.blogspot.com/2008/09/real-betis-real-madrid-espanyol.html