27 Ocak 2010 Çarşamba

Aziz Yıldırım ve Transfer Matematiği



Fenerbahçe bu ülkenin en büyük ekonomisine sahip spor kulübü. Deloitte raporlarına göre de bu kategoride Avrupa'nın ilk 20 takımı arasında yer alıyor. Bir sezonda ortalama 100 milyon € üzeri büyüklüğe sahip ekonomiyi üretebilen bir kurumun, bazı operasyonlarını otomatiğe bağlamış olması gerekir. Söz konusu bir futbol kulübüyse o operasyonların başını da transfer çekmeli. Fenerbahçe'nin ise transferde otomatikleştirdiği tek süreç resmi kanallardan yalanlama yapmak. Fenerbahçe resmi internet sitesinin arama bölümüne Mehmet Topuz ve Gökhan Ünal isimlerini yazdığınızda, karşınıza çıkan metinlerin büyük bölümünü geçmişte yapılan yalanlama haberleri oluşturuyor. Hatta Fenerbahçe'nin resmi olarak Gökhan Ünal ile ilgilendiğini kabul ettiği haber dahi yine bir yalanlama üzerine kurulu. 5 Haziran 2008'de Vatan gazetesinin Kayserispor başkanı Recep Mamur'un ağzından yazdığı "Trabzon'a sözüm var" başlıklı haberi, Fenerbahçe asıl muhatap olmamasına rağmen halde yalanlamış. Gökhan Ünal transferi ile ilgili "Böyle bir söz yok, bonservisi yüksek geldi" denmiş. Aynı gerekçe, 15 Mayıs 2008 tarihinde Mehmet Topuz transferi için de sunulmuş.

Transferin maliyeti benim için son değerlendirilecek konulardan biridir. Transferin faydasını ben önce sahada verdiklerine göre ölçerim. Para ve maliyet meselesinden çıkabilecek en can alıcı sonuç da, yönetimlerin futbol ve transfer aklı ile ilgili vereceği fikirdir. Bu postun sebebi de bu. İlk ve belki de son defa muhasebecilik oynayalım. Aziz Yıldırım ve transfer matematiğine buradan girelim.



Rakam verilmemiş ama ortada Fenerbahçe yönetiminin yazılı olarak sunduğu bir 'yüksek' kıstası var. Filmi bir sene daha geriye saralım. Kayserispor bir taraftan Mehmet Topuz ve Gökhan Ünal'ın satılmayacağında dair güncel içerik üretirken, bir taraftan da basına bu oyuncular için Rus kulüplerinin Recep Mamur'un masasına bıraktığı 15 milyon €'luk transfer teklifi haberini servis ediyordu. Fenerbahçe'nin 'yüksek' bulduğu bedel de bu olsa gerek.

Sene oldu 2010. Mehmet Topuz ve Gökhan Ünal artık Fenerbahçe forması giyiyorlar. Mehmet Topuz transferi için sezon başında Kayserispor'a 9 milyon € ve geçen sezon Ankaragücü'nden 2 milyon €'ya alınan Gökhan Emreciksin verildi. Gökhan Ünal için ise Burak Yılmaz ve 3,5 milyon €. Burak'a vakti zamanında ödenen bonservisi bilmiyorum. Basındaki rakamlar da Gökhan Emreciksin'de olduğu gibi birbirine yakın olmaktan uzak. 3.5 milyon diyen de var, 1.5 milyon diyen de. Burak Yılmaz için Manisaspor'a ne bedel ödendiyse ödensin, bir gerçek değişmiyor. Fenerbahçe bir zamanlar Mehmet Topuz ve Gökhan Ünal için yüksek gördüğü 15 milyon €'luk yatırımı - hatta daha fazlasını -, 2 sene sonra normal bulup transferi gerçekleştirmiş.

İki sene futbol için çok uzun bir süre. Oyuncular kafa kağıtlarına göre yaşlanmış olsalar dahi değerlerini katlayabilirler. Kulüplerini ligde veya Avrupa'da bir yere getirerek, başarılı olan bir milli takımda önemli bireysel performanslar sergileyerek, gol/asist krallığı gibi performans fikri veren istatistiklerde başı çekerek veya futbolcu niteliklerine ekstralar katarak bunu başarabilirler. Velakin Mehmet Topuz ve Gökhan Ünal'ın üç senelik özgeçmişleri bunlardan hiçbirini doğrulamıyor. Pekala Fenerbahçe'de başarılı olabilirler ama 20'li yaşlarının başında değiller ve o zamanlarda beklenen gelişimi Fenerbahçe'de gösterme ihtimalleri düşük. Dolayısıyla, 2 yıl önce yüksek görülen bedelin, 2 yıl sonra makul görülmesini açıklayacak rasyonel bir argüman yok elde. Olanları yoruma alalım.

Etiketler: ,

17 Yorum:

Blogger Nerazzurri dedi ki...

Harfiyen katılıyorum Alper abi. Ayrıca anında yalanlama refleksi geliştiren Fenerbahçe'nin Dentinho'yu 2 hafta boyunca yalanlamaması ve o sırada bir başka isim olan Nene'yi anında yalanlaması düşündürücü !

27 Ocak 2010 11:50  
Blogger Unknown dedi ki...

Başkanın satışlardaki matematiği de tuhaf. Kârla satış yapabiliyoruz ama orada da işler inada binebiliyor. Bedava gidenler bir yana, Anelka'dan kâr edildi yanılmıyorsam, hatta PSG'den Kezman için aldığımız bedel en azından zararın birazını karşılamış olabilir. Bu konuda eldeki en büyük kalem Güiza bu durumda. İki senede maliyeti kendi aldığı paralarla 21 milyon euro'yu bulan bu oyuncu Dünya Kupası kadrosuna çağırılmazsa, veya çağırılır ama kendisine talip yaratamazsa ne olacak? Başkanın bu konudaki matematiğiyle ilgili şöyle bir yorum gördüm, "14'e aldık, 2 senesi geçti, 7 milyonu haketti, o yüzden 7.1 veren olsa kârdayız"... Gerçek midir bilinmez ama manzaraya bakıldığında salt gerçek bu değilse bile hesapların buna yakın mantıkla yapıldığı görülebilir.
Transfer yazı turadır. Her halükarda. Bin tane parametresi olan bir bilinmezdir. Ancak eksikler belliyken ona göre montajı denemediğiniz sürece haklı çıkamazsınız, haksız çıkamayacağınız da kesin olsa bile. O yüzden, işin matematikten ziyade mantıkla ve görüşle, tatminle alakası var. Baktığını görüp beğendikleri sürece o riske girip girmeyeceklerine karar veriyorlar. Bu da çok sağlıklı değil, çünkü herkesin kara gördüğünü ak görme kusruna sahipler.

27 Ocak 2010 11:56  
Blogger Great White dedi ki...

Başlığı görünce bizim sevgili Sadri Başkanımız' ın "Onların 4 forveti varsa bizim de o kadar forvetimiz olmalı" şeklindeki "müthiş" tespiti geldi aklıma..

Mehmet Topuz' u bilmem ama Gökhan' dan herhangi bir başarı hikayesi beklemeyin bence..

27 Ocak 2010 12:30  
Blogger Tuğberk dedi ki...

alım-satımlarda düzgün bir matematik beklemek için önce transfer başlığı altında mantıklı ve disiplinli bir çalışma beklememiz gerekmez mi..?

Açıkçası 2-3 yıldır alınan oyuncuların fiyatlarını önemsemiyorum çünkü o kadar karavana transferler yapılıyor ki..Tek adresin Brezilya olmasından , transferlerdeki plan ve programsızlığa kadar herşey beni rahatsız ediyor..

Bugün Mancini'yi biz istemedik diye resmi siteden yayın yapan kulüp , transfer yapmadan mı geçirecek şu 4 günü..Ya da gidip yine bir Brezilya'lı getirirse avrupa dışından , Mancini'yi istemedik işte size transfer diye onu mu karşımıza çıkaracak..?

Ben kendi blogumda yazdım ' Olmayan Transfer Politikası ' diye bir yazı , çok uzun değil zaman bulursan bir göz atabilirsin üstad..Bence asıl sorunlar matematikten öte mantıkta yatıyor..

27 Ocak 2010 12:35  
Blogger Alper Öcal dedi ki...

@Tuğberk

O çok daha makro bir sorun ve bir yazı yetmez o sorunu anlatmaya.

Arşivde Aziz Yıldırım ve Kara delikleri diye bir yazı var mesela. Sadece alınan santrforların arkasındaki futobl aklını sorgulayan bir yazıdır. Bunun gibi onlarca yazı daha çıkarır Fenerbahçe'nin transferleri.

27 Ocak 2010 12:43  
Blogger Tuğberk dedi ki...

@ Alper

Çok basit bir soru sorayım peki sana abi..Birşey biliyorsan bile bildiklerine dayanmadan şu 4 gün kala yaşanan belirsizlik için düşüncen nedir..?

Carlos'un gideceği 4-5 aydır belliyken transfer sezonu kapanmak üzereyken düşülen şu durum transfer konusunda ne kadar politikasız olduğumuzun resmi değil midir..?

Sana Dentinho'yu bile yazdırmadılar :)

27 Ocak 2010 12:50  
Blogger admin dedi ki...

@Tuğberk;

Bahsettiğin sorun bana göre muhasebe hesaplarından çok daha büyük bir sorun. Vizyona, mantığa, ihtiyaca ve belli bir standarta göre yapılan transferlere kimse bir şey demez. Verilen yüksek paralar, oyuncu iyi oynadıktan sonra çok da konuşulmaz. Ancak hem belirli bir strateji olmazsa hem de yüksek maliyetli futbolcular alınırsa kimse kusura bakmasın ben bunu eleştiririm. Kasasındaki paranın yarısını taraftarından alan bir kulüp taraftarını memnun edici transferler yapmalı.

27 Ocak 2010 12:53  
Blogger EH dedi ki...

Bir adam düşününkü her işi en iyi kendi biliyormuş gibi ahkam kesilsin. Bir adam ki öfkelendiğinde burun delikleri yılan ağzı gibi açılıp kapansın ve bu kara deliklerden çıkan hararet, Etna yanardağından püskürtülen hararetvari olsun. Bir adam ki teknik adamının, malzemecisinin, transfer sorumlusunu ve herbirinin işine burnunu soksun. Gerekirse soyunma odasına inip sağa sola tükürekler savursun. Böyle bir adamdan cacık çıkmaz. Artık bu işi bıraksın lütfen. Bu hegemonya nereye kadar!

27 Ocak 2010 13:05  
Blogger intuition dedi ki...

Mehmet Topuz için ödenen bedel 7 milyon Euro'dur, 9 değil :)
O şartlarda da yapılması gereken transferdir Mehmet Topuz, zira kendisinden daha iyi bir Türk oyuncu yok zaten bu ligde aynı bölgede. Gökhan Ünal ise 3 Milyon Euro + 750.000 Euro'ya alınan Burak Yılmaz'a bedel olmuştur. O da şu şartlarda alınacak en iyi Türk forvet oyuncusudur. Bana göre şu şartlar altında bu iki transferin bedelleri de oldukça normaldir.

27 Ocak 2010 14:34  
Blogger birkan dedi ki...

Mehmet Topuz toplam 9'a mal edildi.
7,5 nakit + Emreciksin.Bu ediyor 9, birileri aldı bu 9'a Emreciksin'in maliyetini ekledi ve galat-ı meşhurlarımızdan biri daha böylece Şansal Büyüka tarafından sunulmuş oldu.
Bütün bunlar Aziz'in transfer politikasının doğruluğunu tasdiklemiyor.Bakın şu kadarını söyleyeyim:
Gökhan Ünal Trabzonspor'la sorun yaşamamış olsaydı Sercan Yıldırım lig içi transfer rekoruyla şu an Fenerbahçe forması giyiyor olacaktı.
Yanlışlar zinciri:
Guiza'ya dünyaları ödemek
Bu maliyetin altında ezilip Semih'e düzgün forma şansı vermemek
Dolayısıyla Semih'i kaybetmek
Semih'i kaybedince transferdeki tek uygun isim Gökhan Ünal'a yönelmek.
Yani aslında Gökhan bir nevi piyango biletidir, yerli piyasasının zirve yaptığı şu dönemde yine uygun sayılabilecek paraya gelmiştir.Bu bilete ikramiye vurup vurmayacağını Gökhan'ın performansı belirleyecektir.
Son olarak Topuz aynı zamanda stratejik bir hamleydi, Bjk bütün planlarını onun üzerine kurmuştu.
Bugün şampiyonluk yarışı iki kutuplu ise ve Bjk geride kalmışsa bunun fitilini ateşleyen Bjk adına Topuz'un kaybı olmuştur.
Bugün Bjk ortasahasında güçlü bir Topuz'un olduğunu ve ileri ucunda bitik Nihat yerine vasat üstü bir yabancı forvet transferi olduğunu düşünürseniz taşlar yerine oturur.
Buradan bunu savunduğum anlaşılmasın, her kulübün önceliği farklıdır.Topuz Bjk'nin tam ihtiyaç duyduğu adamken bizde kayıptır.Ben sadece değişen etkenleri yazdım.

27 Ocak 2010 15:16  
Blogger Unknown dedi ki...

Rezalet, tek kelimeyle rezalet transfer politikamiz. Yanlis TD secimi ile basliyor, oyuncu transferiyle devam ediyor

27 Ocak 2010 18:24  
Blogger Shareef dedi ki...

Başka kulüpler Fb gibi saçma sapan herşeyi yalanlamıyor hatta Liverpool hergün resmi sitesinde ogün Liverpool'un ilgilendiği futbolcular bunlar diye yazılmış haberleri bir yerde bulabilsin insanlar diye veriyor.. 2 transfere ise hiç girmemek lazım..Sanki transfer bizde yanlış yapılsın diye yapılıyor.

liverpoolicin.blogspot.com

27 Ocak 2010 18:46  
Blogger Sade dedi ki...

Transferi ehli yapmazsa sonuç ne olabilir ki?

27 Ocak 2010 20:12  
Blogger varol döken dedi ki...

gökhan ünal iyi olacak...

28 Ocak 2010 13:50  
Blogger L.E.N. dedi ki...

Biz sadece "2010'da üç maçta üç gol Rıdvan ne diyceksin ?" denen şasesi bozuk okçulara para saçarız.

Yumuşak Brezilyalılara olan iştahımız sonsuz. (Andre Santos ve Deivid'e para verecek üst düzey Avrupa klübü ?)

Kendi oyuncumuz "artık oynamak istiyorum" dediğinde basının önüne "çok para istedi terbiyesiz ya >:|" diye atılıyor, fanatik şuursuzlar tarafından da FENERBAÇÇEULAN! yaygarasıyla siliveriyorlar kendisini.

Elin oğlu Burundili, Belçikalı yetenekleri rahat liglerde pişiredursun,

Elin oğlu EPL'den şans bulamayan kıymetli adamları, bugün sola kimi koyacağız diye kıvranırken "Ben Fenerbahçeliyim" diyen Türkleri kiralasın,

Biz "Yööö Dentinyö ney ki ? Yokölebişeyçokayıpbunlarkakabokmedya" diye yalanlamalar seyredelim.

Yönetim değiş.

Değiş. Allahın adını verdim, değiş. Git artık.

28 Ocak 2010 17:26  
Blogger BuRaK dedi ki...

alper bey umarım bunu yayınlarsın. gerçi meseleye geç dahil olduk ama demezsem içimde kalır..

3-4 sene evvel yabancı sayısı serbest kalsın diye kıçını yırtan aziz yıldırı ve yönetim. bir yabancı hakkı boşken ve takıma en az 2 kaliteli oyuncu lazımen hala transfer yapamıyor. maddiyatsa eğer artık paramız çok laflarına karnımız tok. 2006 da ki bolton-anelka satışından beri sürekli cepten yiyen adam satamayan kulüp. 2008 de şl çeyrek finalden gelen para guizayı kıl tüy yündü derken gitti gökhan + burak bonservisini de eklerseniz bu seneki harcamalar 35 milyon. şampiyonlar liginde değilsin. dengeleyecek oyuncu satışın yok. bu kadar hazıra dağ dayanmaz ve bitti. daha önemlisi yabancı transferi için biraz uyanık hatta yırtık olmak lazım . piyasayı bilmek lazım. pavluçenko tottenham da 4. forvet crouch defoe ve keane den sonra alınamaz mı ? schalke maddi olarak .iki tutmuş. bas bas bağırıyor satacağız diye. kuranyi halil alınamaz mı ? her türlü halil gökhanda kuranyi guizadan iyidir. düşünülse ve istense neler yapılabilir.

hala bu yönetim ve azizden fayda bekleyen var mı?
bunu diceğim aklıma gelmezdi ama gideceklerse bu sene şampiyon olmayalım 3 sene sözü ilk yılında pırtlasın. gerçi o zaman da istifa eder mi belli değil ya.
gs 2 premiere lig yedeğini kıçı kırık bir kiralık şekilde aldı diye demiyorum bunları. ama adamlar istediğini öyle böyle alırken biz bu haldeyiz. jo neill santos geldi diye lig bitmedi ama bizim yönetim bitti.

28 Ocak 2010 22:53  
Blogger admin dedi ki...

Buna paralel bir yazı da şurda var:

http://zarifhareketler.blogspot.com/2010/01/aziz-yldrmn-amac.html

30 Ocak 2010 12:15  

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa