20 Temmuz 2009 Pazartesi

Andre Santos ve Cristian Fenerbahçe'de



Hernanes'ten sonra ikinci alternatif olarak Mauricio'nun ismi gelmişti. Ancak daha defansif bir ortasaha olan Corinthians'tan Cristian ve aynı takımdan arkadaşı, Konfederasyon Kupası'nda Brezilya Milli Takımı ile sol bekte izlediğimiz Andre Santos ile imzaladı Fenerbahçe an itibariyle.

Andre Santos ile başlayalım. 25 yaşında, 1.80 boyunda. Figueirense ile başladığı profesyonel kariyerinde 4 takım var. Hepsi de kendi eyaletlerinin en sözü geçen takımlarından. Flamengo, Atletico Mineiro ve Corinthians. Kiralık olarak oynadığı Flamengo kariyeri pek parlak değil. Sadece Brezilya Kupası kazanabildi ve çok da aktif bir rolü yoktu. Atletico Mineiro ve Corinthians ile Serie B'de oynarlarken buluştu. İki takımın da Serie A'ya çıkmasında önemli rol oynadı. Bu iki takımda toplam 122 maçta 25 golü var. Bu iki kulüp arasında formasını giydiği Figueirense performansı ise 47 maçta 11 gol. Brezilya'da açık kültürü olmadığı için, bu rakamlara bek olarak ulaştığını açıklayalım Andre Santos'un. Bütün sol koridoru kullanacak yeteneklere sahip. Fakat oyun karakteri açık mevkisi için daha uygun. Zira bek için gereken defansif özelliklerden ziyade açık oynamak için gerekli hücum özelliklerine sahip Andre Santos. Mükemmel bir fizik, ortalama üstü bir sürat, kadife gibi bir sol ayak, dripling, adam eksiltme ve şut gibi teknik becerilerinin yanı sıra dayanıklılık, devamlılık ve oyun zekası. Uğur Boral'dan sonra ilaç gibi gelecek o bölgeye. Nokta transferdir. Roma, Milan, Juventus gibi İtalyanlarla adı geçen ve Brezilya'da bölgesinde en iyisi olan bir oyuncuyu, hem de Brezilya Milli Takımı'nda düzenli olarak oynuyorken almak büyük başarıdır. Varol Döken'den müjdemizi isteriz artık...



Cristian ise sanıyorum Hernanes ve Mauricio'dan sonra 3. tercihti Fenerbahçe adına. Ben daha ofansif bir ortasaha oyuncusunu tercih ederdim hedefin Türkiye Ligi olduğu bir Fenerbahçe'de; ancak Selçuk'un oynadığı bölgeye oynadığı asıl rolü savunmadan ilk topu almak ve rakibi karşılamak olan defansif bir oyuncu alındı. Ofansif yetenekleri vasat olan, hücumda fazla sorumluluk almayan, Maldonado'dan biraz daha geniş alanda oynayan ( bu noktada Brezilya'dan referans istediğim Globo TV yorumcusu Jon Cotterill'den tersi bilgi geldi, oyuncunun hücuma çıkmayı sevdiğini söylüyor ), fizik ve boy olarak daha üstün, savunmada işini iyi ve biraz da sertçe yapan bir görev adamıdır Cristian izledigim kadarıyla. Arıza da çıkarır maçlarda. Hafif çirkeftir saha içinde, öpen oyuncu tanımına uygun transferdir. Gol sevincini fotoğraftaki gibi kutlayabilir. Ekstraları ise çabukluğu, dinamizmi, iki ayağını da iyi kullanması ve şutlarıdır. 20 - 30 metre arasından iyi şut atar, sağ ayak üstünü bilhassa iyi kullanır. Çoğu uzaktan şut ya da frikikten olmak üzere Corinthians ile çıktığı 51 maçta 8 golü var. 25 yaşında, 1.83 boyunda. Takımının bankosu. Bremen ile adı geçiyordu ve Brezilya'da şu an defansif ortasaha mevkisinde kalite sorunu çekildiğinden ötürü milli takım şansı olablir şayet oyununa biraz hücum eklemeleri yaparsa.

Profil olarak daha geniş bir yazı gelecek haklarında ama takımın en zayıf halkaları Selçuk ve Uğur'u yerlerinden edecek ve mevki açısından son derece doğru iki transfer Andre Santos ve Cristian Fenerbahçe adına. Bu zamana kadar Brezilya dışına çıkmamış olmaları ne kadar düşünüdürüyor ise; 25 yaşında, fizik ve oyun olarak en olgun seviyelerinde seyreden, son kulüpleri Fenerbahçe olmayan, hedef sahibi oyuncular olması bir o kadar umut veriyor bana. İyi bir stoper alındığı takdirde, as kadro için geç ama başarılı bir transfer dönemi geçirmiş olur Fener. Maliyetleriyle muhasebeciler uğraşsın. Brezilya nefretinden kavrulanlara da soda limon iyi gelir. Hayırlı olsun.

Etiketler: ,

51 Yorum:

Blogger D-Z0N3 dedi ki...

Alper hocam iki oyuncu içinde ayrıntılı incelemenizi merakla bekliyoruz.

20 Temmuz 2009 23:13  
Blogger Unknown dedi ki...

Hayrılı olsun.
Santos tamam da,Cristian kim?,yeni maldonado'lara ufuk açmayalım lütfen.
Takımın yarısı kadar Brezilya'lı var.Yönetimin ve teknik heyetin işi zor.Başarılı olunursa seyir keyfimiz artabilir,yoksa başkan bu sefer sonunu kendi hazırlamış olur.Nede olsa artık herşey bende demişti.

20 Temmuz 2009 23:20  
Blogger memduh95 dedi ki...

Üzücü.

20 Temmuz 2009 23:23  
Blogger Fabio Luciano dedi ki...

varol döken'in gözü aydın... al sana andre santos abi:)

20 Temmuz 2009 23:26  
Blogger İsmail Şayan dedi ki...

Varol Döken'in ne güçlü lobisi varmış arkadaş! Santos dedi aldırdı :)

20 Temmuz 2009 23:30  
Blogger Dailywalker dedi ki...

Hocam detaylı bir analiz ve sizin yorumunuzu alabilir miyiz ?

Özellikle Andre Dos Santos'u öve öve bitiremediler, ama Cristian için aynı şeyler söz konusu değil..

Bekliyorum heyecanla analiz ve yorumunuzu.

20 Temmuz 2009 23:32  
Blogger scugnizzi dedi ki...

ön libero olanı bir kez bile izlemedim. adını da ilk kez duyuyorum.

sol kanat oyuncusunu ise konfederasyon kupası'nda izledim ama öyle aman aman bir oyuncu gibi gelmedi. ayrıca sol açıkta uğur boral veya vederson'dan çok ayrı bir performans sergileyeceğini sanmıyorum. sol bek oynayacaksa roberto carlos gidecek mi, sol açık mı oynayacak? bekleyip göreceğiz tabii.

20 Temmuz 2009 23:44  
Blogger Arkhe dedi ki...

Şimdi rahat uyuyabilirim.. :) Teşekkürler..

20 Temmuz 2009 23:56  
Blogger L dedi ki...

@scugnizzi:

hocam her şeyi bırak, hiçbir şey olmasa, brezilya'nın konfederasyon kupası'nda sol kanat oynayan adamı, her şekilde uğur boral'dan iyidir. bunu söylemek için izlemeye bile pek gerek yok açıkçası. takıma alışır, iyi-kötü oynar, o ayrı.

21 Temmuz 2009 00:05  
Blogger Noah dedi ki...

brezilyanın en iyi defansif ortasahalarından biriymiş,maldonado yılın o.saha oyuncusu seçilmişti.
asadsadasda

21 Temmuz 2009 00:09  
Blogger L.E.N. dedi ki...

O değil de bir Fenerbahçelinin kalkıp Uğur ve Selçuk'un en zayıf halka olduğunu saptayabilmesi günüme güneş oldu, yalnız değilmişim.

Andre Santos isabet, Cristian yeni Aurelio, yedeğine de gerçeğini oturtursun. Temiz.

21 Temmuz 2009 00:13  
Blogger joe kleine dedi ki...

Takım sertleşeceğine yumuşadı...

Tamam iyi oyunculardır eminim, hatta tıkır tıkır paslaşan, alman disiplini, brezilya mahareti ve türk mücadelisi olan bir takım olabiliriz ama bunun mücadele tarafındaki denge brezilyan tekniğine kaydı, Lugano'da olmadığına göre, takımın en sert adamı Topuz, bana kalırsa şartlar Topuz'u ön liberoya sürükler...

21 Temmuz 2009 00:16  
Blogger Erhan dedi ki...

Ben Dos Santos'un yararlı olacağını düşünenlerdenim. Konfederasyon kupasındaki performansını beğenmiştim, en azından Marcelo'yu kesip ilk maçtan sonra 11'e yerleşmişti. Sık sık ileriye çıkıp sert şutlar da atabiliyor. Ama tabii Carlos'un yerine niyetle mi yoksa Carlos'un önünde oynaması niyetiyle mi alındı onu bekleyip göreceğiz Scugnizzi'nin dediği gibi.

Cristian'ı son maçta yarım yamalak da olsa izledim, çok aman aman bir adam diyemeyiz ama yine de boş bir transfer olmayacağı düşüncesindeyim. Son zamanlarda yaptığımız boş transferleri de düşünürsek, bu açıdan bile tatmin olabiliriz doğrusu.

21 Temmuz 2009 00:16  
Blogger ugur senel dedi ki...

dos santos iyi oyuncu ama kimse süper yıldız beklemesin, sol bek oynayamaz cünkü defansı yetersiz kalır, sol acık oynar(keita karşısında febenin bu kanatı cöker)... vasat üstü transfer..
önlibero ,bejekedeki cisse ayarında bir oyuncu...
şimdi mühim olan bu oyunculara ne kadar ücret verildiği..

21 Temmuz 2009 00:18  
Blogger scugnizzi dedi ki...

yorumlar için teşekkürler kendi adıma.

21 Temmuz 2009 00:27  
Blogger Dailywalker dedi ki...

Ya aslında bir dolu şey yazarımda.

Keita karşısında sol kanadımız hemen çökermiş.Uğur kardeşim sen en iyisi kendi transfer topacına takıl
;)

10 yıldır kadıköyde çökemedi gitti sol kanadımız nedense..

21 Temmuz 2009 00:31  
Blogger alperensaylar dedi ki...

josico'dan sonra cristian vieira gibi geldi:) tabi gönül çift taraflı oynayan hernanes'i isterdi ama bunlara da şükür. andre santos ise tam bir sürpriz oldu sanırım. eğer dikiş tutturursa ve figer'e kaptırılmazsa 2-3 sene sonra iyi bir ücrete de satılailir.

sırada stoper ve gidecekse güiza'nın yerine bir forvet kaldı. forvet'in yerli olmasından yanayım ben. stoper ise mutlaka italya ya da ingiltere tecrübesi olan tecrübeli biri olsun. zago, tomas vb. örneklerde olduğu gibi...

21 Temmuz 2009 00:31  
Blogger edebivurgu dedi ki...

Topraklar Tanrının gazabına uğradı. Tepeler indi ve çöktü. Her bir hücresine kadar doğa yokoldu. Daha sonra Tanrının nefesi yeniden dünyaya vardı ve denizler yükseldi. Maviküre yeniden eski ihtişamına ulaştı. Daha sonra Tanrı futbolu yarattı ve sıcak topraklara bir emir gönderdi. Bu oyuna sahip çıkınız, sizindir. O günden beri Brezilya futbolla anılmaya başlandı ve hafızalara kazındı. Tanrı dünyaya son kez seslendi, oğullarım topraklarınızdan ayrılma vaktiniz geldi; artık Fenerbahçe için ter dökeceksiniz. / Futbolun Mitolojisi Bölüm 1

Hocam bu da oyuncuların mitolojik değerlendirmesi oldu. :) Çok sevinçliyim. :) Brezilya iyidir, iyi. Kaldı bir hızlı defans oyuncusu, haydi bakalım ...

21 Temmuz 2009 00:32  
Blogger steven_stiffler dedi ki...

Abi Andre'yle ilgili yorumların içimi rahatlattı.

İkisi de çubukluya layık olsunlar yeterli...

21 Temmuz 2009 00:39  
Blogger PVH dedi ki...

febe muhabbetini yapan ergenliklerine doyamamis sivilcelilerin yorumlarini yayinlamaniza gerek yok aslinda. Neden yorum yapiyorlar, ustlerine ne vazife diye sormayacagim bile, karakterleri bu. Analizler icin de tesekkurler.

21 Temmuz 2009 00:41  
Blogger Beercholic dedi ki...

Eline sağlık incelemeler için hocam. Umarım ikisi de faydalı olur.

21 Temmuz 2009 00:51  
Blogger Schumy dedi ki...

26 yaşında kendi ülkelerinin dışına çıkmamış iki Brezilyalı' dan bahsediyoruz.

Birer sezon önce takımlarına 400 ve 350 bin euro gibi komik rakamlarla transfer olan iki oyuncudan, belki de Fenerbahçe bu adamlara bir önceki bonservis bedellerinin 5 katını verecek. Neyse para mevzusu önemli değil.

Konfederasyon kupasının önemini de şöyle anlatayım, oyuncularına izin veren takımların oyuncularının katıldığı bir kadro oluyor genelde bütün takımlarda. Yoksa sol bekte Dos Santos' a gelene kadar 5 adam sayabilirim, en basitinden Maxwell, Marcelo ve Kleber. Türkiye katıldığında Okan Yılmaz vardı kadroda, Alex de Brezilya kaptanıydı...

Cristian için de birşey demeye gerek yok, bence Maldonado ve Josico kontenjanına aldılar bu adamı. Hamburg ilgileniyor falan fasa fiso, gerçekten almak isteseler alırlardı adım gibi eminim. Schalke Poulsen' i almak üzere mesela ;)

Kısacası vasat 2 transfer, Turkcell Super Ligi için bile yeterli değil, Avrupa' dan oyuncu alamamak da Fenerbahçe yönetiminin vizyonunu daha belirgin hale getiriyor.

( Umarım bu yorumu yayınlama cesaretini gösterirsin... )

21 Temmuz 2009 01:11  
Blogger Alper Öcal dedi ki...

@Schumy

26 yaşına kadar ülke dışına çıkmamış olmaları risk elbette ama 26 yaşında fizik ve oyun olarak en olgun seviyelerine yakın olan ve son kulüpleri Fenerbahçe olmayacak oyuncuları almak da bu transferlerin artısı.

Brezilya da bu kupaya as kadrosuyla gitti, hiç genç yetenek çağırmadı Taison, Dentinho, Nevesi Hernanes gibi.

Sol bekte Brezilya milli takımının regular oyuncusu olmadı Roberto Carlos'tan sonra.

Maxwell, Marcelo, Kleber hepsi dönem dönem denenmiş oyuncular. Bu turnuvada da Andre Santos denendi, hatta Kleber'i kesti ve genel olarak da beğenildi.

Türkiye Ligi için Brezilya Ligi'nin bu seviye takımlarında banko oynayan ve sakatlık sorunu olmayan kim gelirse gelsin yeterlidir. Kariyerinde hep kaybeden Bilica bile bu ülkede parlıyor. Aurelio örneği var geride.

21 Temmuz 2009 01:18  
Blogger Fabio Luciano dedi ki...

@schumy

cristan'ın şu videolarını izleyince 1,5 senede 3 şut atmamış maldonado'dan daha iyi olduğu belli oluyor.yine de net bir fikrim yok.daha net fikrimiiz izledikten sonra söyleriz.

alper öcal şüphesiz bu ligin belki de bu ülkedeki en iyi takipçisi.onun dediğini tabii ki de ciddiye alacağız ama şu adamları konfederasyon kupası hariç izlemeyenlerin bu bok atmalarına hayret ediyorum.

sanki arkadaş hamburg'un sportif direktörü marcus berg'den sonra transfer defterini kapattık açıklaması yapacak nerdeyse.

bi izleyin görün bakalım ondan sonra konuşun.he daha önce izlediyseniz de ona göre yazın.biz de fikir sahibi olalım biraz ahanda alper öcal'ın yazdıklarındaki gibi.

21 Temmuz 2009 01:24  
Blogger Schumy dedi ki...

@ Alper Öcal

Zaten hedefine göre transfer yaparsın. Hedefin Türkiye Ligi' nde şampiyonluksa buyur bu transferler seni bir yere getirebilir ama zaten hali hazırda Türkiye' nin en çok şampiyon olmuş iki takımından biriysen hedefin Türkiye olmamalı, zaten yönetiminizin en çok eleştirilmesi gereken tarafı bu.

Daum' u getirmek günlük çözümdür, sizi Türkiye' de başarılı kılabilir ama gerisi...

Oyunculara gelirsek düşüncem sabit, Fenerbahçe bu tür adamlardan verim alamadı, Maldonado örneği taptaze önümüzde, Alex' in oynadığı Avrupa maçları da 1 elin parmağını geçmez.

Hakan Bilal Kutlualp gittiğinden beri Guiza dışında ( ki o da Aragones kontenjanından geldi ) avrupalı oyuncunuz yok doğru düzgün.

Ben Fenerbahçe' ye Türkiye Liginde başarılar dilerken bol yumurtalı unlu doğum günü kutlamaları da diliyorum...

21 Temmuz 2009 01:28  
Blogger Ulas dedi ki...

O degil de 3 yil sampiyonuz sozu kadar iddali mi bu transferler? Cevap istiyorum fenerli arkadaslarimdan. Alper Öcal brezilya ligini iyi bilen biri olarak tatmin olmus mudur? Ben yazidan buna da sukur anlami cikarttim, o yuzden tekrar soruyorum.

"3 sene ardarda sampiyonum" deyip resmi sitenden "beklentiyi yukseltiyor" diye haber yalanlarsan, "gecen seneden ders aldik" diyerek ancak kamp donusune futbolcu yetistirirsen insan hangi organiyla güler? Lütfen buna da cevap.

Bu sezon sonunda aziz baskan istifa eder, olan Aykut Kocaman'a olur. Yeni isine henuz alismisken denizlispor'a falan teknik direktor olmak zorunda kalir. Fenerbahce de sonsuz dongusune ali sen tipi pivot santrforlarla devam eder.

21 Temmuz 2009 01:43  
Blogger alperensaylar dedi ki...

@schummy

maxwell, kleber ve marcelo kaç kez milli olmuşlar? maxwell daha a takımda hiç oynamamış. marcelo da 6 kez milli olmuş. en fazla oynayan kleber de 19 kez oynamış roberto carlos'dan sonra. ayrıca alper abinin dediği gibi sol bekte o kadar çok oyuncu oynadı ki brezilya'da. 1-2 sene önce richarlyson diye bir sao paulo oyuncusunun oynadığını hatırlıyorum bir irlanda maçında. burada önemli olan 100 kişi sayabileceğimiz aday isimlerin arasından o takıma girebilmek ve oynamaktır, aynı alex'in bir zamanlar kaptan olabildiği gibi. yoksa en iyi döneminde brezilya milli takımında oynayamamış bir lincoln örneği de var karşımızda. kaldı ki andre santos gayet olumlu izlenimler bıraktı herkeste kupa süresince. bir de bu küçümseme nerden geliyor, hamburg istese alırdı, schalke şunu alıyor bunu alıyor vs? biz ne kadar duygusallıktan bahsedersek bahsedelim bu adamlar için ilk öncelik para. fenerbahçe daha fazla verdiği zaman adam hamburg yerine kadıköy'e gelir. (bkz: carlos tevez'in real madrid, chelsea ve liverpool'u reddetmesi)

ayrıca 26 yaşında brezilya'dan gelmek kalitesiz mi yapıyor bu adamları? Merak ediyorum Hernanes gelseydi ne diyecektiniz ya da Keirrison falan?

Madem bu adamları kötüleyeceksiniz daha somut ve bildiğiniz şeylerle gelin. Yoksa bu iş Keita ve Andre Santos'un hangisinin daha çok youtube futbolcusu olduğunu tartışmanın da ötesine gider.

21 Temmuz 2009 01:53  
Blogger Alper Öcal dedi ki...

@Schumy

Hedef resmi olarak 3 sene üstüste şampiyonluk. Benim hem fikir olup olmamam birşeyi değiştirmiyor. Bu başka bir konu kaldı ki. Yazarız çizeriz hakkında.

6 Brezilyalı oyuncu ve Brezilyalı hoca ile de tarihinin en iyi Avrupa başarısını yakaladı Fenerbahçe.

Oyuncu iyi olduktan sonra beni ilgilendirmiyor milliyetleri. Sadece Fenerbahçe değil bu ekolü seçen üstelik. Tarihinde 16 Breilyalı olan Juventus bu sene 3 Brezilyalı ile oynayacak. Milan'ın son transferleri Pato, Thiago Silva. İsmi geçenler Hernanes, Luis Fabiano.

İspanyollar'da da çok fazla Latin var. Zaten karakter olarak da oranın futboluna yakın oynadıkları.

Shakhtar finalde 4-5 Brezilyalı oynattı. Alex Ferguson bile sürekli brezilyalı kovalıyor altyapısına bu aralar.

Önemli olan takım olmak. Brezilyalılarla takım olunmaz diye bir de facto da olmadığına göre benim açımdan sorun yok. Üstelik ben tarzlarını blogdan da anlaşılacağı üzere ayrıca seviyorum.

Zaman gösterecek Avrupalı rakiplerinin mi, yoksa Brezilyalı Fenerbahçe'nin mi kazanacağını. Bize de keyifle izlemek düşecek.

Gerisi laf-ı güzaf.

21 Temmuz 2009 01:55  
Blogger Schumy dedi ki...

Neyse herkesin görüşü sabit olduğuna göre sahada izlemek lazım.

Ben kendi adıma bu adamların Fenerbahçe' yi bir sınıf yukarı taşıyacaklarına inanmıyorum. İnanmak istemiyorum değil yanlış anlaşılmasın cidden inanmıyorum.

Zevkli olacak Daum' lu Brezilya karmasını izlemek :)

21 Temmuz 2009 01:57  
Blogger Unknown dedi ki...

@Ulas

Birader demişsin iddalı mı transferler.. Beckham'ı mı kiralamamız lazım illa ?

Gayet güzel transferler. 103 yıllık tarihimizde yapılan ilk kanat transferi heralde Santos. Seneye CL'de de yokuz zaten, yemişim Avrupa Ligi'ni. Keşke Deivid ve Alex de gönderilip 20-25 arası 2 adam daha alıp bu sene geçiş evresi olarak düşünülseydi. Varsın şampiyon olmayalım, ama adam gibi revizyonla gelecek kurtulacaksa 1-2 sene feda etmenin sıkıntısı olmaz.

21 Temmuz 2009 02:05  
Blogger Schumy dedi ki...

@a.saylar

Hernanes 24 Kerirrison 20 yaşında :)

Ben tartışma olsun diye yazmadım, gayet objektif yaklaştım, hatta hiç bu kadar objektif olmamıştım diyebilirim.

Keita, dos santos, kewell, baros, youtube falan benim işim değil.

Sahada da isimler oynamaz ama gelecek isimlerin kariyerleri de sahada nasıl oynayacaklarına ışık tutar çoğu zaman. Zaten yıldız oyuncu kavramı da buradan doğar.

Sen bir sezon önce 400 ve 350 bin euroya transfer olan oyunculara bir iki sezon sonra milyon eurolar verirsen Zapo ve Sivok' tan farkı kalmaz.

Avrupalı' dan kastım da tecrübe açısındandı, Avrupa' da forma giymiş oyunculardan bahsediyorum, Carlos, Anelka vs. gibi...

Neyse size hayırlı olsun. Umarım beklediğiniz performansı gösterir. Ayrıca umarım sözleşmeleri de uzundur...

21 Temmuz 2009 02:07  
Blogger sembolist dedi ki...

Avrupa tornasından ve disiplininden geçmiş Brezilyalı almak daha mantıklı olurdu.Milan-Porto-Ajax-Manu-Barcelona-İnter gibi ekollerin adeta 24 saat uyanık olarak futbolcu taradğı Brezilyadan sağlam kumaşlı ve sınıf atlatcak Brezilyalı gelmesi sürpriz olur.Avrupadaki üst düzey Brezilyalı transfer etmek daha basit bu anlamda.
Bu kadar Brezlyalı arasında Guiza'nın vay haline.Alex pas atmıyordu,şimdi onun yönlendrği bir 'derin' yapılanmada(müsait pozisyonda pas vermemek gibi) Guiza 10 golü yine geçemeycek..

21 Temmuz 2009 02:20  
Blogger Unknown dedi ki...

alper abi haddim olmarak öneride bulunacağım izninle. son yorumları gördüm de bu yorumlar cevaplar tek tek daha çok uğraştıracak gibi. daha gelecek kötüleyen yorumları da hesaba katıp iki oyuncu için de tek tek bir inceleme yazısı yazarsan bu işten en az zararla çarçabuk kurtulursun bence, hem bizler de fanatik fotomaçlara kalmamış olur bilen birisinden bilgi edinmiş oluruz =).

yazılar çok iyi gidiyor, bu yazınla da bizleri aydınlattın. çok teşekkürler.

21 Temmuz 2009 02:24  
Blogger Ulas dedi ki...

@KB41

Hocam Avrupa Ligi bu sene hazimsizlik yapabilir atma hemen azina. Ekonomik olarak buyuk uefayla karsilastirinca ve ekonomik durumumuzu bu seviyede tutmak istiyorsak(ki o seviyedeyiz miyiz yoksa imaj mi ayri konu) CL'nin olmadigi yerde abdurrahman celebi demek lazim sanki.

Size katiliyorum, ben de isterdim ki gelecek vaad eden 2 oyuncu gelseydi de sampiyon olmasaydik ama olay baska.

Olay, hangi akla hizmetse 3 sene sampiyonluk sozu veren baskanin kurdugu takimin bunu yapip yapamayacagi. Hatta surekli dediginin tersi isler yapan bi yonetimimiz oldugunu tekrar ve tekrar gordukce deli oluyorum; saniyede 7 kere soylenen istikrar sozcugu ve ziconun gonderilisi, tsl'nin zorlastigini soyleyip yuruyerek sampiyonluktan bahsetmeler ve 3 sene sampiyonluk sozu uzerine kaymakli cristian transferleri kör birine siyah-beyaz farkini anlatmak icin kullanacagim ornekler olacak.

21 Temmuz 2009 02:29  
Blogger joe kleine dedi ki...

Aslında Fener rakibi gs nin yapamadığını yapıyor, başarılı olduğu ekolde üstüne yeni şeyler katarak devam etmeye çalışıyor, gs ise uefayı aldığı zaman ki başarısının nasıl geldiğini anlayamadığı gibi o ekolünü, tarzını gelişteremeyip hababam değiştiriyor(bu senede totalci oldular), sonuç nasıl olur bilmem ama ekol de istikrar bana göre daha akıllıca.

Bana kalırsa ön libero gibi Avrupai bir bölgeye sert bir Avrupalı veya Afrikalı koyardım ama Cristian'da sürpriz bir katkı yapabilir enseyi karartmamak lazım.

21 Temmuz 2009 02:48  
Blogger alperensaylar dedi ki...

@schummy

hernanes ve keirrison'dan kastım şu anda transfer piyasasının gözdeleri olmalarından dolayıydı. dos santos için yaş probleminden bahsedilirken, bunlar gelse ne sorun olurdu diye yazdım.

ikincisi kariyerli gelip gelip kariyerini batıran da gördük, kariyeri olmayıp kariyer yapan da gördük bu ülkede. hatta özeleştiri yapmak gerekirse ben iki tipte oyuncuyu da gördüm kendi takımımda.

ayrıca bir sezon önce 400-500 bin euro'ya alınan futbolculara 1-2 sezon sonra milyon eurolar vermeyle sivok ve zapotocny gibi olunmaz diye düşünüyorum. en basit örnek dün lyon'a imza atan cissokho. porto geçen sezon 300 bin euro'ya almış, bu sezon 15 milyona satmış. bu iki adam için niye milyon eurolar ödenmesin. tabi ki kastettiğim piyasanın üstü ücretler değil ama, ikisine toplamda misal 8 milyon euro vermek mantıksız değil bence ki bu oyunculardan biri daha yeni uluslararası bir turnuvada oynamışken. kaldı ki hernanes'in piyasa değerinin 12 milyon euro olduğu brezilya'da andre santos'un değeri 6 milyon gözüküyor transfermarkt sitesinde. yaşlarından dolayı fazla diyorsan; bu adamlar 30 larına gelmemişler ki daha. en az 7-8 sene daha oynarlar.

benim tepkim mantıksız bir şekilde, bir kısım futboldan anlamayan insanın keita'yı kötülemesinin aynısının bu iki futbolcu için yapılması. ve bu adamların daha imzalarının mürekkepleri kurumadan belirli sebeplerden dolayı kötülenmesi. yoksa tabi ki konfederasyom kupasında oynadı diye adam türkiye'de asist kralı olacak değil, kötü de çıkabilir, iyi de çıkabilir. ama izin verelim de bu adamlar bir sahaya çıksınlar, futbollarını oynasınlar...

21 Temmuz 2009 03:30  
Blogger mali dedi ki...

Ben Ingiltere yasiyorum ve Fenerbahce taraftariyim. Bu gece denk geldi iki tane brezilyali arkadasla sohbet etme sansim oldu. Biri fanatik Corinthians li cikti! Ikisinede iki transferide sordum, ikisininde ilk soyledigi Cristian in mukemmel bir transfer olduguydu. Cok hirsliymis, cevikmis ve uzaktan iyi sut atiyormus. Hucumada cikarmis. Corinthiansin sampiyonlugunda buyuk rol oynamis. Brezilyadaki en iyi ortasahalardan biriymis. "Great Player" "Excellent Player" lar havada ucustu sohbet sirasinda. Andre Santos' a sira gelmedi Cristian'dan ancak onuda juventus istiyormus parada anlasamamislar. Yazinizi gorunce eklemek istedim.

21 Temmuz 2009 05:52  
Blogger varol döken dedi ki...

ne gazete ne bir şey direkt buraya koştum... ne kalbi temiz adammışım, sen de ne eli uğurlu adammışsın... bak şimdi bunu kutlamak şart oldu, yer ve tarih isterim:)

21 Temmuz 2009 09:35  
Blogger varol döken dedi ki...

@fabio luciano, hebenneka
abi sizi de bekliyorum, ben andre santos şerefine 3 büyük deviririz (her sene için 1 tane:)

herkes elbette dilediği gibi yorum yapabilir, benim açımdan andre santos son 5 senenin en iyi transferidir... adamı daha ilk gördüğüm an anladım fenerbahçe için nasıl ilaç olacağını... garrincha'ya benziyor tarzı ve çok güçlü... bu işler öyle lafla, tahminle olmuyor, benimkisi sadece his ama sol kanadı bıçak gibi yaptı bu transfer...

insanın tribüne gitme, maçtan önce içme, biraz gönlünü hoş tutma sebebidir, gerisiyle de kurtlar çakallar uğraşsın bana ne...

evet beyler ben sofrayı kuruyorum, andre santos aşkına gelecek bütün fenerbahçelileri bekliyorum:)

21 Temmuz 2009 09:46  
Blogger Alper Öcal dedi ki...

Bülent de yemeğe gidelim diyordu.

Ayarlayın müsait olduğunuz günü. Günü birlik ya da 1 gece kalacak şekilde geleyim yav, skerim işini gücünü artık...

21 Temmuz 2009 10:14  
Blogger varol döken dedi ki...

ayarı sen çekeceksin oradan, ben her akşam müsaidim, sadece önden 1 günlük talep gelsin... hazır bülent de sigara konularına el atmış, yerinde test edelim:)

21 Temmuz 2009 10:49  
Blogger CaRtMaNtR dedi ki...

Galatasaray'ın total futbola yeni geçtiği söylenmiş bir yorumda o noktada katılmadığımı belirtmem gerekir. 1996-2000 yılları arasında oynanan yoyun ciddi anlamda total futbol izleri taşırdı. Hatta o dönemde Fatih Terim'in oyun anlayışı konusunda Rinus Michels'ten etkilendiği yönünde bazı yazılar hatırlar gibiyim. Ha 2001 yılından geçen sezona kadar bu sistemi pek efektif uygulayamadık ama uzun vadede hep istek o yöndeydi. Kısa vadeli bir kaç hamlede çaresiz kalınca artık bu sistemi tam anlamı ile yerleştirecek teknik ekibe dönüldü.

Neyse çok konu dışına çıkmışken yazı konusunada geri dönmek gerekirse; alınan her iki oyuncuda pozisyon bakımından Fenerbahçe'nin en eksik olduğu bölgelere yönelik olduğu düşünülürse pozitif etki yapmayacağını iddia edebilmek çok zor.

Ayrıca oyuncuların 25-26 yaşında olması 2-3 sene sonra hem oyun hemde fiziksel olarak zirveye çıktıkları dönemlerde iyi paralara satılabilmesini mümkün kılabilir.

Tabi birde Daum fakötrü var. Kendisinin Leverkusen zamanlarından bu yana Brezilya'dan hep ortalama üstü adamları çıkarıp getirdiğini unutmamak gerek. Bu transferlerde Daum'un etkisi varsa bu isimleri parlatacak ve performanslarını üst seviyelere çıkaracak bir oyun anlayışında onları kullanacağını düşünüyorum.

Sonuç olarak bu sene ligin üst sıra takımlarının özellikle yabancı kalitesinin önceki dönemlere göre arttığına inanıyorum. Umarım bu durum ligdeki futbol kalitesinede yansır.

21 Temmuz 2009 10:57  
Blogger ONUR AKDOĞAN dedi ki...

Varol kardeşime hayırlı uğurlu (boralsız) olsun.

Biz bu defans la çok kötü goller yeriz, göbekte Bilica Bekir Önder, üçünü toplasan 1 stoper zor ediyor.

Acilen Lucio tarzı bir Stoper alınmalı.
Ayrıca forvette çok sıkıntılı, Semih geçen sene çok maç oynayamadı sakat makat, Güiza yüzünden felan neyse. Güiza zaten bomba.. ne yapacağı belli değil.
İkisinden biri sakatlansa forvette kim oynayacak? İlhan Parlak mı?
Alın Zigiç benzeri kafa toplarına hakim birini.

21 Temmuz 2009 11:10  
Blogger Unknown dedi ki...

Evet forvette sıkıntı yaşabiliriz ama forvete yabancı hata olabilir. Kaç yabancı oldu? Lugano ile de anlaşılmış. Brezilya'lılar yabancıdan sayılmıyor mu yoksa? Alex Türk vatandaşlığına geçerim diyordu kontrat yenilerken, ona mı güveniyorlar?

@Alper Öcal

Az önce Ntvspor'da Fuat Akdağ & Mehmet Demirkol bloğundan bahsettiler. İyi yazdığını sadece devrik cümleleri azaltman gerektiğini söylediler. Aman diyim sen dinleme onları. Bildiğin yolda devam et.

21 Temmuz 2009 12:26  
Blogger karıncaezmez dedi ki...

"Brezilya Milli Takımı'nda düzenli olarak oynuyorken almak büyük başarıdır."

Hocam düzenli demek komik olmamış. Sadece 5 maç oynamış ve sadece bu Konfederasyon kupasında.83 doğumlu olduğu unutmayalım. Türkiyenin konfederasyon kupası kadrosunu hatırlanırsa bunun ne manaya geldiği daha açık.

21 Temmuz 2009 12:38  
Blogger ergün dedi ki...

Elinize sağlık.Haberi ilk okudugumda takımda 2 tane daha brezilyalı olacak diye kafayı yemiştim.Sizin incelemenizi okuduktan sonra biraz rahatladım.Bir nevi bu iki oyuncuya benim nazarımda kefil oldunuz :))

21 Temmuz 2009 12:48  
Blogger aksilaz dedi ki...

Her iki transferde planlı ve gerekli bölgelere yapıldı. Fenerbahcenin ilk kez dogustan kanat adamı aldıgını gördüm. Dos Santos bizim ligimiz için fazla bir yetenek. Güçlü olmasıda ayrı bir artıdır. Cristian içinse birşey diyemeyiz. İzleyip görmek lazım. Daumlu fenerbahce suan için ciddi bir şampiyonluk adayıdır.

21 Temmuz 2009 13:29  
Blogger Cenky dedi ki...

Yaw sayın Öcal lütfen ama bitsin bu devrik cümle olayları bak valla bi daha çıkarmayız televizyona!

Hayret ettim Demirkol'a. Eleştiri yapmadan duramaz bir hale geldi o sevdiğimiz, saygı duyduğumuz adam. Senin tarzını seviyoruz biz Sevgili Öcal, aynen devam.

21 Temmuz 2009 15:46  
Blogger zachpaulsen dedi ki...

fenerbahçe'de şu an;
carlos
alex
bilica
deivid
guiza
dos santos
cristian
edu; dahil 8 yabancı var. Lugano, maldonado, josico. Bunların sözleşmeleri feshi edildi herhalde.

1 stoper daha gelecek diyorsun. O zaman Edu da gidici anlaşılan. Bu arada Brezilya lobisini dağıtalım, savaşçı takım yapalım derken takımı resmen Brezilya'lılar istila etti.

Brezilya'lılardan nefret etmiyorum, muhasebeci de değilim ama son 10 yıldır transfere futursuzca harcanan onca para elde edilen sonucu kıyaslıyorum, buna sadece ahmaklık denir.

Geçen Aceto'da vardı: Abramoviç&Perez transfer harcama kıyaslaması. biri çıkıp da Aziz Yıldırım'ın yaptığı harcamaları yazarsa bence kesin 3. sırada da o gelir. dünyanın en abuk subuk paralarını harcayıp sonunda hedef olarak Türkiye ligi şampiyonluğunu koyan çapsız adam. bu da arşatırmanın başlığı olsun.

21 Temmuz 2009 17:35  
Blogger Trevanian dedi ki...

Şu Brezilya Konfedersayon Kupası'na takımı izin veren futbolcularla katılıyor geyiğinden de gına geldi.

2009 Konfederasyon Kupası'nda Jullio Cesar'dan , Juan'dan Maicon'dan Kaka'dan Robinho'dan Alves'ten Luis Fabiano'ya Melo'ya Baptista'ya Pato'ya kadar tam kadro ordaydılar. Kleber'de kadrodaydı, yedekti yedek.

Şimdi yukardakileri çatır çatır oynatan Dunga Kleber'i Marcelo'yu riske etmemek için Dos Santos'la oynadı. Maicon'a İzin veren İnter Maxwell'e izin vermedi. Real Madrid biz en fazla Kaka'yı yollarız Marcelo'yu riske edemeyiz Allah muhafaza sakatlanır makatlanır dedi. İşte böyle bir ortamda anca şans buldu Dos Santos yoksa Milli takımda onun önünde İsmail Köybaşı dahil 10 tane adam var. Buna mı ınanıyorsunuz yani siz?

21 Temmuz 2009 18:47  
Blogger Rambo Okan dedi ki...

Gecenin sessizliğinde bilgisayar başından kalkıp yatağa gitmek isteği duyarken 'hadi bir de şu spor sitelerine gireyim belki birşeyler olmuştur' düşüncesiyle hareket eden rakip takımların taraftarlarının bu haberle karşılaşınca kan basıncı artar.İçinden 'lan bu herif hani milan a falan gitcekti' diye geçer.Yatmadan önce bu soğuk duş onu karalama yapmaya iter.Karalamaya kendini kaptırdığında kurduğu cümlelerle kendini karalar kanımca.Yeri gelir Brezilya milli takımını üçüncü liğdeki A takımıyla bile kıyaslar. Tabi bunun farklı modellerine tanık olmuşsunuzdur.

Ya da bıraktık karalayın.
Lan valla alay etmicem.
@ üstüne alınan
@ yarasına gocunan
@ sabri sarıoğlu fan

21 Temmuz 2009 21:04  

Yorum Gönder

Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]

<< Ana Sayfa