25 Nisan 2008 Cuma

Parayla Saadet Olur



CFR Cluj'un tarihi Fenerbahçe kadar eski ama şu son birkaç seneyi gözardı edersek başardığı neredeyse hiçbirşey yok. 101 yıllık tarhleri boyunca sadece 9 sezon Romanya Liga I'de oynamışlar ve ligdeki rolleri düşmemekten öteye geçmemiş.

2002 yılında Árpád Pászkány kulübün hisselerini satın aldıktan sonra ise işler değişiveriyor. Kulüp 3 senede 3 lig birden çıkarak Liga I'e geri dönüyor. Takımın başına ise Romenlerin önemli futbolcularından Doriel Munteanu getiriliyor.

İntertoto Kupası ile birlikte dehşet bir sezon başlıyor. CFR, Atletic Bilbao ve St. Etienne gibi takımları eleyerek Intertoto finaline kalıyor ama Lens'e elenerek UEFA'nın kapısından dönüyor. Ligde ise 5. olunuyor.

Bir sonraki sezon ise Munteanu'nun istifası Cristiano Bergodi ile dolduruluyor. Kulübün Romen para babası sahibi Pászkány Güney Amerika ve Portekiz'den birçok oyuncu transfer ediyor. Sezon 3.lükle kapatılıyor fakat alınan bu oyunculardan asıl verim bu sezon alınıyor.

Takımda 7 Portekizli, 2 Brezilyalı ve 5 Arjantinli var. En kıymetlileri Lanus'tan alınan Cristian Fabbiani. 24 yaşında ve 190 boyundaki oyuncuyu Euro 2008'de de oynatmayı planlıyor Romenler.

Takımın en kıymetli Romenleri ise Trica ve Anca. 32 yaşındaki bu iki oyuncu takımda 9 ve 10 numarayı giyen oyuncular ve takıınm ligin bitimine 3 hafta kala Steaua Bükreş'in önünde lider olmasında önemli paya sahipler. Steaua'nın 2 hafta sonra deplasmanda Bükreş derbisi oynayacağını düşünürsek şampiyon olmaları işten bile değil.

Önümüzdeki sezon ŞL için Pászkány'nin harcayacağı paranın 50-60 milyon € olacağı tahmin ediliyor. Yeni bir Artmedia çıkışı görebiliriz belki önümüzdeki sene Şampiyonlar Ligi'nde, hele bir de Benfica ile oyuncu değişimi konusundaki protokolü imzalarlarsa...

Etiketler:

Shevchenko'nun Halefleri



Hem kulüp hem de milli takımlarda başardıklarıyla Avrupa'nın son 10 yıldaki en büyük golcüleri sıralamasında ilk 5 içine gözümü kırpmadan koyacağım oyunculardan Shevchenko. Chelsea'ye gitmese hala öyle olacak belki ama giriştiği Londra macerası sayesinde artık yavaş yavaş tedavülden kalkıyor Sheva.

Fakat Ukrayna şimdiden bu boşluğu doldurabilecek potansiyele sahip iki oyuncuyu buldu bile. Resimdeki Artem Milevsky Dinamo Kiev'i 2006 Almanya'dan hatırlayanlar olacaktır ve doğrusu o turnuvadan sonra ondan daha büyük bir atılım beliyordum. Hanüz gerçekleşmese de 21 yaşındaki bir oyuncu için hayli zamanı var.



Fakat asıl cevher Lucescu'nun elinde. 20 yaşındaki 1,88 boyundaki Olexandr Gladkiy geçen senen Kharkiv takımında gol kralı olup Donetsk'in yolunu tutmuştu, bu sene aynı performansı turuncular için başarmaya çok yakın. Ligde 16 gole sahip ve Ukrayna'nın kısa lig tarihinde arka arkaya iki kez kral olmak ilk kez başarılacak birşey.

Yazın transfer borsamızda Eto'o bile olacak ama Gladkiy olmayacak, sanmıyorum. Muhtemelen önümüzdeki sene Avrupa pazarı yaratılır ve fiziği ile stilinin örtüştüğü lig olan EPL'de izleriz.

Etiketler: ,

22 Nisan 2008 Salı

Brezilya İşportası











Mağazalar güzel de, bunun zevki de bir başkaydı doğrusu.

Etiketler:

Yeni Nesil Hırvat Golcüler



Luka Modric'i daha önce etraflıca anlatmıştık. O Hırvatların Avrupa'ya pazarladığı parlak neslin maestrosu, bu kez tanıtacaklarımız ise Modric'in birkaç sene sonra milli takımda gol attıracağı ayaklar.

22 yaşındaki Mario Mandzukic ve 20 yaşındaki Nikola Kalinic ülkelerinde birbirinin ezeli rakibi olan Dinamo Zagreb ve Hajduk Split formalarını giyiyorlar. Futbolu yi takip edenler Mandzukic'i Dinamo Zagreb'in UEFA Kupası maçında Ajax'a attığı ve takımını gruplara taşıdığı maçtan hatırlarlar. Biten Hırvat Ligi'nde 9 gole sahip.



Kalinic'in ise böyle bir uluslararası performansı yok ama bu sene Hırvat Ligi'nde attığı 16 gol ile gol kralı oldu.

Hem oynadıkları takımlar ve giriştikleri rekabet hem de kaliteleri itibariyle, bu iki oyuncunun gittiği yol bana 90-92 yılları arasındaki Davor Suker ve Alen Boksic'in gelişimini hatırlatıyor. Onlara ne kadar yaklaşacakları meçhul tabi ama milli takım için arkalarındaki Modric, Rakitic, Kranjcar üçlüsünü de düşününce Hırvat potansiyelinin göz kamaştırıcı olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Etiketler: ,

Bürokrat Zico












Brezilya'nın hem kulüp hem de milli takım bazında futbol olarak en sönük olduğu; Dünya Kupaları'nda, Copa America'da, Libertadores'de felaket yılları. 1990'lı yılların son umudu Zico Brezilya'da, bakanlıkta ülke futbolu ve kulüpleri için göreve koyulmuş.

O günlerden ikisini görüyorsunuz yukarıda. Kırmızı kalender arabasıyla işe geliyor Galinho. Klasik kahverengi, kasvetli ve deri bir koltuktan ibaret ofise ilk adım. Arada medya bilgilendiriliyor. Bir başka gün ise küçük bir karşılama ile başlıyor ve dosyalarla evraklarla geçen, sonunda da amirlere sunulan raporla bitiyor.

Bunların sonucunda Brezilya takımlarının 1990'lı yılların ilk 8 yılında aldığı 6 Copa Libertadores, milli takımın kazandığı 2 Copa America ve biri kazanılan 2 Dünya Kupası finali. Midas gibi adam.

Etiketler: ,

21 Nisan 2008 Pazartesi

Yeni Bir Özkan Sümer



Aurelio için Fenerbahçeliler'den aldığı dua hayli çoktur sanırım Özkan Sümer'in. Lucescu'nun da getirdiği yabancılardan aldığı verim muazzamdı ama hiçbirinin sürekliliği Aurelio kadar olmadı. Brezilya'da Serie A başlamadı, eyalet ligleri oynanıyor ve Avrupa'nın yetenek avcılarının radarları henüz tam kapasite değil.

Bu sezon Serie A'da oynayamayacak olan Coritiba ve Avai için oynayan Keirrison & Vandinho gibi oyuncuları şimdi almak lazım. Yoksa birkaç sene sonra yukarıdaki fotoğrafın benzerleri eşliğinde Dünyaca ünlü bu futbolcuları tanıdınız mı gibi abuk subuk bir Milliyet fotoromanında iç çekeceğiz.

Zira ikisinin bu sezon attığı gol sayısı 40.

Etiketler: ,

Shunsuke Nakamura



Japonya ve futbol deyince Dünya'da ilk akla gelen isim Hidetoshi Nakata belki ama gibi sözkonusu performans olunca hatırlanacak isim Shunsuke Nakamura olacak. Onu diğer Japon futbolculardan hatta Nakata'dan ayıran yegane unsur ise teknik.

Bundan bir 10 sene önce topun bir Asyalı'nın ayağına bu kadar yakşıacağını tahmin etmezdim doğrusu. Büyülü bir sol ayağa sahip Naka. Daha önce o ayak sayesinde Şampiyonlar Ligi'nde ilk gol atan Japon olmuştu, geçtiğimiz hafta ise Old Firm'de gol atmanın ve galip gelmenin keyfini yaşadı. Hem de 35 metreden.

Keşke Troussier'in gazabından sıyrılıp ona hayat veren Zico'nun hatrına İstanbul'da izleyebilsek. Deivid'in sağda yaptığını solda tanık olsak. Hazır 2009'da sözleşmesi de bitecekken. Şimilik sadece videosu ile yetinelim.

Video: Shunsuke Nakamura

Etiketler:

Valencia'nın Hocası Kim Olacak ?


Koeman'ın tam anlamıyla içine ettiği Valencia son olarak Bilbao'ya 5-1 kaybetti deplasmanda. Ligin tepesinden 4 puan geride teslim aldığı takım şu anda küme düşme potasının 2 puan üzerinde. Koeman'ın daimi destekçisi eski Başkan Soler'in yerine gelen Agustin Morera kalemini kırdı Hollandalının.

İki aday isim var: Oscar Fernandez ve Mauricio Pellegrino

Şu an Valencia'nın gençlerini antrene eden Pellegrino'nun bu koltuğa oturması tecrübesizliğinden ötürü zor görünüyor. Quique Flores'in gidişinden sonra 2 maçlık ısınma turuna sahip Fernandez ise daha yakın duruyor Mestalla'ya.

Etiketler:

11 / 12



3 Şubat'ta oynanan ve Thrylos'un kaybetmesine rağmen masabaşında 3-0 olarak lehlerine tescil edilen maça dair Apollon'un CAS'a yaptığı başvuru neticelenmese de Olympiakos Yunanistan Ligi'ni şampiyon olarak tamamladı diyebiliriz. Zira bu kararın Thrylos aleyhine çıkması pek olası değil.

Kırmızı beyazlıların bu son 12 sezonda aldıkları 11. şampiyonluk. Panathinaikos bu hegamonyayı kırmak için daha çok çalışmalı.


Yunanistan Ligi'ne değinmişken Tümer'i de unutmayalım. Bu hafta PAOK maçında 3-0 geriye düştükten sonra yaptıkları 4-3'lük efsanevi geri dönüşün kahramanlarındandı. 1 enfes gol attı, 1 tane de penaltı yaptırdı. İbrahim Kutluay'dan sonra Yunanistan'a damga vuran ikinci Türk olma yolunda ilerliyor.

Her ne kadar Larissa'yı playoff mücadelesine taşıyamasa da...

Etiketler: