Lorik Cana ve Galatasaray
Lorik Cana benim geçen sene iç geçirdiğim, Josico ve Maldonado fiyaskolarının ardından o mevkiye tam oturacağını düşündüğüm ve çubuklu altında göreyim dediğim bir oyuncuydu. Bunun altında yatan sebep, Cana'nın sadece teknik anlamda değil, sahadaki varlığıyla mental olarak da oynadığı takımlarda fark yaratacak niteliklerle donanmış olması. Lorik Cana hakkında yapabileceğim en kısa ve öz yorum Lugano'nun ortasaha şubesi olduğu. Sadece iyi bir futbolcu değil, gerçek de bir lider aldı Galatasaray. Bu nitelikleriyle bile taraftar tarafından çok sevileceği, her zaman gözde olacağı su götürmez. Bu pencereden tartışmasız bir transferdir ama öte yanda Galatasaray özelinde Cana'nın doğru parça olup olmayacağı ve maliyeti konusunda ben genelin aksine farklı düşünüyorum.
Rijkaard'ın pas futboluna olan bağlılığını biliyoruz. Galatasaray'ın elindeki kadronun buna uygun olmadığına da. Galatasaray geçen sezon sahip olduğu zengin kanat ve forvet rotasyonu her türlü dizilişin kabına sığabilecek kadar kaliteliyken, savunma ve ortasahadaki niteliksizlik Rijkaard'ın başına bir o kadar sorun olmuştu. Topun savunmadan hücum hattına yaptığı yolculuk uzun sürüyordu. Lucas Neill transferi biraz olsun bu açıdan elini güçlendirdi ama bu 4-3-3 ve turuncu devrim güzellemeleriyle başlayan sezonun 4-2-3-1 ile başarısız bir şekilde bitmesinin önüne geçemedi. Rijkaard yeni sezonda hangi dizilişi tercih ederse etsin, kafası değişmeyecek. Galatasaray'a gene pas oyunu oynatmaya çalışacak. Ve Rijkaard modelinin başarılı olabilmesi için pas trafiğinin hızlı olması şart.
Seçeceği dizilişe göre bunu başarabilmesi için en az 1, eğer 4-3-3'ü tercih etmesi durumunda ise 2 nitelikli ortasaha oyuncusuna ihtiyacı var. Pas yeteneklerinin dışında, kat edebilen, ofansif açıdan tekniği ve oyun zekası gelişkin, tempolu, asistlerle birlikte sezonda 10-15 gole direkt katkı yapabilecek türden ve bizim lügatta iki yönlü diye geçen ortasaha oyuncularına.
Lorik Cana bu oyuncu mu ? Bence uzak ara değil. Bırakın sezonu, kariyeri boyunca asistlerle birlikte gole yaptığı direkt katkı 10-15'tir. Sunderland'de geçen sezon kaleyi bulan sadece 4 şutu var. 0 gol 1 asist ile oynadı. Önceki sezonları da çok farklı değil. Hiçbir zaman hücum yetenekleriyle sivrilmedi, önceliği hiçbir zaman hücum olmadı. Emre Belözoğlu gibi iç oyununun temel gereklerini yapıp da üretkenlik sorunu yaşayan bir oyunu da yok. Cana'nın işi savunmak ve takımına sertlik getirmek.
Galatasaray'ın mevcut kadrosunda Sarp, Barış, Musa Çağıran gibi ortasahada Cana'nın işi yapacak oyuncular var ama diğer taraftan iç oynayabilecek tek oyuncu Ayhan. Onun da temposu malum. Har vurup harman savuracak parası olmayan Galatasaray'ın, 6 milyon €'dan fazla bir parayı Cana'ya yatırılması bana tamamen yukarıdaki teknik sebeplerden ötürü yanlış geliyor. Mehmet Topal'ın satışından Valencia kanalıyla gelen paranın da bir esprisi kalmıyor böylece. Galatasaray'ın acil ihtiyacı transfer dedikodularında ismi geçen Kallström vb. türdeki oyuncular ve 6 milyon harcanmasına rağmen kadrodaki bu delik hala yamanamadı. Aksini düşünenler de şüphesiz olacak. Tıpkı geçen sene Elano ve Arda'yı içe yazdıkları gibi Cana'yı da taktik tahtasında içe yazacaklar vardır. Bense Servet'i teknik ve oyun aklı olarak yetersiz bulup takımdan kesen Rijkaard'in, Cana'yı iç olarak kullanacağını hiç sanmıyorum.
Zamanı gelince tekrar konuşuruz.