Ümit Karan ve Gerd Müller

Bugün Kayserispor'a attığı golden sonra Gerd Müller'i hatırladım. Bırakın topla kaleyi karşısına aldığını, topla kaleyi görmezken ve sırtı dönüken bile çok tehlikeliydi. Hollanda'nın Dünya Kupası hayallerine son vermişti o anlardan birinde ve daha birçok takımın da.

Bugünkü vuruşu yapmak çok zordur hakikaten. Sırtınızda baltazar bir stoper, görmediğiniz bir kale var. Öyle bir pozisyonda aniden dönüp vurularak çekilen şutun diğer ayağa çarpması hayli yüksek bir ihtimal, ya da topu tam düzeltemediğiniz için dağlara taşlara gitmesi. Oysa boş kaleymiş gibi vurdu Ümit, tıpkı Müller gibi.

Sadece bu değil ortak özellikleri. Gerd Müller'in dar bir alanda yaptığı tek top verkaçlarla çok da gol attırmışlığı vardır. Karan'ın kupa maçında Hakan Şükür'e attırdığı gibi fakat bu Ümit Karan bir türlü A Milli Takım'da düşünülmüyor.

İlginç geliyor bana son tahlilde...

Brinca Na Areia

Bizde bir deyim vardır hani, bal yapmayan arı derler. Genelde çok çalışıp da sonuca gidemeyen oyuncular için kullanılır ve bu oyuncular genelde kazma olurlar. Brezilyalılar başlıktaki deyişi aynı şekilde sonuca gidemeyen ama yetenekli, tekniği yüksek oyuncular için kullanırlar.

Franco Cangele bu tanıma tam anlamıyla uyuyor.

Bu alanda uluslararası şöhrete sahip oyuncu olarak aklıma ilk gelen isim ise Nicolas Anelka.

Kime Niyet Kime Kısmet

Westfalen - yeni adını sevmiyorum - de epey unutulmayacak bir maç oynandı dün. Unutulmayacak olması çok gollü, süper tempolu ya da trajik olmasından ötürü değil hakemin şaşkınlığından ötürü.

Hikayemiz maçın 55. dakikasında ve maç 1-1 iken rakip yarasahanın ortasında olan bir pozisyonda Hertha'nın golcüsü Pantelic'in kendini yerde bulmasıyla başlar. Faul bekler ama hakem oralı olmaz. Eh tabi onda Rizeli Cumhur'un mizahi yeteneği olmadığı gibi kültürlerinde de çiftetelli yoktur. Yardımcının yanına gider ve başlar yakınmaya.

Hakem Schiri Rafati sakinleştirmeye çalışır fakat ardından 4. hakem ile konuşup Pantelic'i oyundan atar. Pantelic ne olduğunu anlamamış, paralize olmuş şekilde hakeme bakarken bir hakem diyaloğu daha yaşanır. Hakem önce Pantelic'e bir pardon deyip oyunda olduğunu söyler ardından Hertha Berlin teknik direktörünü atar oyundan.

Merak ettiğim benzer şekilde gösterilen bir kırmızı kartın oyun içerisinde geri alındığı daha önce olmuş mudur ? Bilemezseniz The Guardian'ın Knowledge bölümüne soracağım haberiniz olsun :)

Göğüs İstobu

Inter Taşınıyor

Moratti La Gazzetta Dello Sport'a söylemiş. Yeni stadın arazisini de belirlemiş Başkan Moratti, ismi de farklı olacak Inter'in yeni stadının. Ezeli rakibin de formasını da giymiş Guiseppe Meazza yerine, sadece Inter'e hizmet etmiş ve forma numarası da emekliye ayrılmış olan efsane bayrak adam Giacinto Facchetti'nin ismi yaşatılacak artık.

Moratti'nin bir ilginç demecini de belirtmeden geçmeyelim.

"En büyük pişmanlığım Cantona'yı almamaktır."

PSV Eindhoven

Son yıllarda Ajax'tan devraldılar Hollanda futbolunun lokomotiflik görevini, Şampiyonlar Ligi'nde de yarı finale kadar çıktılar üstelik bunu yaparken sürekli bir oyuncu akışı vardı PSV Eindhoven'de.

Bu sene gruplardan dahi çıkamayınca PSV Eindhoven, birden köy takımı havası verildi ve bitik damgası yapıştırılıverdi. O kadar olmasa da hakikaten kötü gözüküyorlardo ama gerçek şu ki bu takım oyuncuları ne olursa olsun hiçbir zaman ne yapacağı kestirilemeyen, bir anda sizi nakavt edebilecek bir takım.

Hep böyleydiler ve son marifetlerini Londra'da sergilediler. Bitik denilwn takım kupanın favorilerinden, Chelsea'yi yenerek Carling Cup'ı kazanmış ve Sevilla'nın yaratıcısı Juande Ramos tarafından yönetilen Tottenham'ı sessiz sedasız 1-0 yeniverdi.

Nedir acaba sırları ?

Michael Laudrup

Laudrup'u bu şekilde takım elbiseyle kenarda terlerken görmek hala garip geliyor bendenize. Futbolculuğu müthişti ama teknik direktörlük beklemiyordum, o hırstan yoksun görürdüm kendisini hep ama feci halde ters köşe olduk.

Brondby'de başardıklarından sonra Getafe ile yükselmeye devam ediyor Michael Laudrup. Ben Schuster'in çok iyi bir yerde bıraktığı Getafe'yi aynı yerde tutamayacağını düşünürken o bunu başarmakla kalmadı ve selefi Schuster'in de fiyakasını da bozdu Real Madrid'i yenerek.

Son olarak bugün UEFA Kupası'nda deplasmanda Benfica'yı 2-1 ile geçti Laudrup'un öğrencileri ve çeyrek finale artık çok yakınlar.

8,234,000

Herhangi bir metropolün nüfusu değil, bir futbolcunun yıllık kazancı da değil. 4 Mart gecesi saat 23:37'de Dani Alves son penaltıyı atarken İspanya'da ekran başında olan kişi sayısı bu 8,234,000.

İzlenme oranı ise % 44, aynı oran Türkiye için % 51.

Kapalı Lazım Mı Abi ?

Kritik maçlar öncesinde stad çevrelerinde en çok duyulacak repliklerden biridir. Biz de hala aynı hızında sürse de karaborsa, eloğlu işin kökünü kazımaya niyetli.

Manchester United - Lyon maçında polis enselemiş bir karaborsacıyı. Ne var bunda diyeceksiniz; ben de karaborsayı yapanın Blackburn'den bilhassa geldiğini, bu işi aslında internet üzerinden yaptığını ve polisin yaptığı soruşturma sonunda Blackburn'da iki evi karaborsa üssü olarak tespit ettiğini söyleyeceğim.

Karaborsacı tutuklu ve en kötü ihtimalle 5000 £ ceza ödeyecek fakat beklenen senaryo dolandırıcılık kapsamında hapsi boylaması

Brezilya'da Bu Hafta - #6

Geçtiğimiz hafta özetinde belirtmiştik Santos için bu haftanın ne derece kritik olduğunu. Fakat Leao'nun öğrencileri ligin zayıf takımına kaybettiler. Santos taraftarları delirmiş durumdayken Leao fotoğrafta görüldüğü üzere düşünen adam figüründe Ranieri'yi aştı ve bahane olarak sakat oyuncularının çabuk iyileşmemesinden ötürü kulübün sağlık ekibine çemkirmeyi seçti.

Suyu iyice ısınıyor Leao'nun, taraftarın tavrı net ama Libertadores'de Chivas karşısında alınan 1-0 lık galibiyetle biraz daha zaman kazandı kulüp yönetiminden.

Corinthians - Palmeiras maçında ise geçtiğimiz hafta 4. hakemle giriştiği diyalogdan ötürü 180 günlük ceza tehdidiyle zor günler yaşayan Luzemburgo'nun talebeleri 1-0 kazandı. Yeni transfer Denilson da yeşil formasıyla Brezilya'ya arz-ı endam eyledi.

Adriano sorunu ile uğraşan Sao Paolo ise deplasman galibiyetiyle rahatladı ve klasmanda ilk 4 içerisine girdi fakat bu akşam Libertadores'te oynayacaklı zorlu Audax maçını kazanmaları hayli zor bana kalırsa.

Campeonato Carioca'da ise ikinci devre yani Taça Rio başladı. Favoriler rahat galibiyetler aldılar. Vasco 4 attı, Botafogo ise bu sene çok iyi bir çıkış yapan genç forvet Wellington Paulista'nın golüyle 1-0 kazandı.

İlk devrenin şampiyonu Flamengo ise kaldığı yerden devam etti. Maracana'da 4-2 kazanırlarken kaldığı yerden devam eden sadece Flamengo değildi. Diego Tardelli de ara mara dinlemeden gollerine devam etti ve Resende'ye 2 güzel gol attı. Gollerden birinin asisti ise Kleberson'dan geldi. Flamengo bu galibiyetle Uruguay'a Copa Libertadores için umutlu gidecek.

Flamengo'nun ezeli rakibi Fluminense de 3 gollü bir galibiyet aldı Cabofriense karşısında. Eski dost Washigol de 1 gol buldu maçta.

Ulu Tanrım

Maç için şu ruh halimle uzun uzun yorum yapacak dermanım yok. Fotoğraflar anlatıyor yeterince. Ben kalbimin sıkıştığını ve Ulu Tanrım dediğimi hatırlıyorum sadece.

Tek bir soru var aklımda: 3-2 lik sonuçlarla uzatmaya giden bir Avrupa Kupası maçı var mıdır ?

Sevincim ve coşkum dışında tek merakım bu...

Endüstriyel Seçme

Futbol Çin'de pek oynanmıyor ama pazarlamak için inanılmaz bir yarış mevcut. Son ilginç hamle Chelsea'den gelmiş. Asya Futbol Federasyonu'nun kıtada futbolu taban yaymak ve popülasyonu değerlendirmek için giriştiği ve her ülkenin ismiyle sonlanan bir Vision organizasyonunun Çin tarafında balıklama atladılar.

14-16 yaş grubundaki Çinli gençlerin katılacağı bir reality şov yarışmasına destek oluyorlar. Tabi hayrına değil, oradan çıkacak 4 oyuncuyu altyapı akademisine alacak. Yapacağı reklam da cabası...

Fikirtepe vs. Ciudad Deportiva

Albelda kontratının feshi ve Valencia'nın serbest kalması için getirmesi gerektiğini söylediği 60 Milyon € yu tazminat olarak istediği davayı kaybetti bugün. Büyük bir keşmekeş de ortadan kalkmış oldu ama bundan sonra forma giyip giymemesi Valencia'nın insafına kaldı.

Aklıam da birden Fenerbahçe'nin bir zamanlar Fikirtepe'de paslanmaya bıraktığı oyuncular geldi. Albelda umarım Ciudad Deportiva'da benzer bir kaderle karşılaşmaz.

La Bombonera ?

Sevilla havaya girmiş, güzel de bir animasyon hazırlamış. Bizim meşhur cehennemli mottolarımıza atıfta bulunmuşlar ama bu La Bombonera esprisini anlamış değilim.

Var mıdır anlayan ?

Nazar Boncuğu

Maçtan önce ilginç bir istatistik geçti elime. Napoli son 12 maçtır hep gol yiyordu hem de ortalaması 2'ye vuruyordu bu yediği gollerin. Bu ezber Inter maçında kırmayı başardılar ve gol yemediler.

Bir diğer istatistikse Napoli'nin son 22 iç saha maçında sadece 1 kez gol atamamış olmasıydı. Bu ezberine ise devam etti. Julio Cesar'ın maçtaki tek hatası ile bile olsa. Bu hata Inter'e pahalıya maloldu. 2 haftadır geriye düştüğü maçlarda eşitliği yakalayan Inter, üstelik 90 dakikası olmasına ve 12 maçtır ortalama 2 gol yiyen bir takımla oynamasına rağmen, 3. kez sıçrayamadı. Zalayeta'nın golü ile Inter Serie A'da edindiği yenilmezlik ünvanını 31 hafta sonra Napoli'de bıraktı ve Roma ile giriştiği yarışı kızıştırdı.

Yine Julio Cesar'dan devam edelim. Cesar bu hataya rağmen inanılmaz bir maç çıkardı, birisi penaltı atışı olmak üzere kurtardığı golleri sayamadım ben. Liverpool maçı için iyi bir sinyal değil bu.

Bana gole bu mağlubiyet bir nazar boncuğu olsa bile Liverpool karşısında alınacak bir kötü sonuç ve kulübün 9 Mart olan kuruluş tarihinin 1 gün öncesinde kaybedilecek bir Reggina maçı ile 2 senelik mutluluk yerini kaosa bırakabilir ve Mancini'yi koltuğundan edebilir.

Kun Fazla Geldi

Real Madrid'in taraftarlarını korkutan şakası, Barcelona'nın son dakika sürprizleri ile La Liga'nın tepesi hayli renklenmişti. Aynı renk Atletico'nun birkaç haftadır tökezlemesi ve Sevilla'nın serisi ile Şampiyonlar Ligi'ne bilet kapma mücadelesinde de yaşanıyordu ki Aguero işleri bozdu.

Hem Real Madrid hem de hocası Aguirre rahatladı bu performans sayesinde.

Haftaya yine zor maçlar var. Real Madrid Espanyol'u, Barca ise Villareal'i ağırlayacak. Madrid hafta içinde Şampiyonlar Ligi'nde Roma'ya elendiği takdirde Espanyol maçının önemini ne siz sorun ne ben söyleyeyim.