Edu - Lugano - Fenerbahçe
Fenerbahçe'nin Uche ve Högh'den sonra yakaladığı en iyi savunma ikilisiydi Edu ve Lugano. Lugano sözleşmesini yenilemedi, Edu'nun da sakatlığından ötürü sözleşmesinin feshedileceği yazılıyor. Bir dönem kapanıyor Fenerbahçe'de. Arkalarında da ibretlik bir tablo bırakıyorlar.
Sakatlıklardan ve cezalardan ötürü geçen sezon oynanan 34 lig maçının 19'unda beraber oynayamadı Edu ve Lugano, sadece 15 kez beraber oynayabildiler. Bu 15 maçta Fenerbahçe 9 galibiyet, 4 beraberlik ve 2 mağlubiyet aldı. Maç başına ortalama 2,06 puan ediyor. 15 maçta atılan gol sayısı 27, yenilen gol sayısı ise 13. Yani maç başına 2'ye yakın gol atıp, 1'den az gol yiyordu Fenerbahçe Edu ve Lugano beraber oynadığında geçen sezon. Madalyonun diğer yüzünde ise 19 maçta alınan 9 galibiyet, 3 beraberlik ve 7 mağlubiyet ile ortalama puan 1,79 var. Atılan 33 gole karşılık yenen toplam 27 gol. Yani makas birbirine iyice yaklaşmış. Yüzdeye de vursanız, ortalamaya da vursanız her istatistikte geriye giden bir Fenerbahçe var Edu ve Lugano olmadığında.
3 senelik genel lig performansında da durum çok farklı değil. Edu ve Lugano'nun 3 sene boyunca ligde beraber oynayabildiği toplam 55 maçtaki tabloda 36 galibiyet, 15 beraberlik ve sadece 4 mağlubiyet yazıyor. Maç başına ortalama 2,055 puan. Fenerbahçe bu maçlarda attığı 116 gole karşılık, 49 gol görmüş kalesinde. Ortalama 2 golden fazla atıp, 1 golden az yemiş yani. Beraber oynamadıkları 43 maçta ise Fenerbahçe sadece 21 galibiyet alabilmiş. 9 kez sahadan beraberlikle ayrılıp, 13 kez de mağlup olmuş. Maç başına ortalama 1,67 puan alınabilmiş. Bu maçlarda 70 gol atıp 52 gol yemiş Fenerbahçe. Makas yine birbirine çok yakın ve her istatistikte geriye giden bir Fenerbahçe.
Bu rakamların anlatmak istediği üç gerçek var.
1 - Edu ve Lugano'nun takım içindeki rolleri çok önemli. Onlar olmadıklarında Fenerbahçe hem hücumda hem de savuınmada oyununu oturtamıyor.
2 - Savunmadaki as-yedek kalitesi arasında uçurum var.
3 - Beraber oynama yüzdesi % 60 civarında olan bir ikiliye iyi bir alternatif şart.
Bilica transferini değerlendirirken kullandığım "Edu ve Lugano'ya alternatif olarak alındıysa süper transfer, kadronun bankosu olarak alındıysa Fenerbahçe kalite olarak düşmeye devam ediyor demektir" cümlesi de bu tabloya dayanıyordu. Fenerbahçe Bilica'yı yedek olarak mı aldı bilinmez ama elindeki en önemli oyunculardan ikisini kaybettiğini biliyoruz artık. Fenerbahçe şu görüntüde ya iki Bilica veya üstü oyuncu daha bulacak, ya da ortasahasını eskiden Aurelio - Appiah ikilisinin oynadığı seviyeye hatta daha da üstüne taşıyacak. İstikrarı olmayan Volkan Demirel'i de düşünürsek Fenerbahçe bu kadro ve görüntüyle çuvalla gol yer. Daum'un önümüzdeki sezon en fazla uğraşacağı ve deneme yapacağı hat savunma olacaktır bu yüzden.
Yazıyı Edu ile bağlayalım. Sakatlığından ötürü sezonun önemli bir bölümü kaçıracağı ve sözleşmesi de önümüzdeki sezon biteceğinden ötürü değerini bulamayacağından; büyük ihtimalle sözleşmesi karşılıklı feshedilecek Edu'nun. Akıllarda kalan genel imaj ise sıradan olacak. Bana göre Fenerbahçe Lugano'dan daha fazla arayacak Edu'yu. Lugano gibi birinci hamleyi yapan oyuncu olmadığı, sahada Lugano kadar agresif gözükmediği için hakkı verilmedi Edu'nun bu ülkede. Türk izleyicilerindeki inanılmaz algıda seçiciliğin de kurbanı oldu aynı zamanda. Türkiye'de bütün sezon eleştirilen Guiza son 3 maç biraz kıpırdandı diye kıymete binebiliyor; Fenerbahçe'de oynadığı 110 maçta sürekli vasatın üstünde oynayan Edu ise 2 maç kendi kalesine gol attı diye sıradanlaştırılabiliyor. Oysa hem Lugano'nun savrukluğunu toparlıyordu arkada, hem de sürekli ileride kalan Roberto Carlos'un kademesine giriyordu Edu. Savunmanın mesafesini, koordinasyonunu ayarlayan adamdı aynı zamanda. Torbasında her şeyden biraz ve vasatın üstünde vardı. Daha iyisi de Lucio'dur, Alex'tir.