Gerd Müller'in Güme Giden Rekoru
1. Raul (Real Madrid) 66 buts
2. Filippo Inzaghi (AC Milan) 66
3. Gerd Müller (Bayern) 62
4. Andrei Chevtchenko (AC Milan) 61
5. Ruud van Nistelrooy (Real Madrid) 60
6. Eusebio (Benfica) 56
7. Henrik Larsson (Helsingborg) 56
8. Thierry Henry (FC Barcelone) 55
9. Alfredo Di Stefano (Real Madrid) 50
10. Alessandro Del Piero (Juventus Turin) 50
UEFA haftasının önemli anlarından biri Inzaghi'nin Werder Bremen'e attığı goldu. Bu gol ile Raul ile birlikte Avrupa Kupalarında en çok gol atan iki oyuncudan biri oldu Inzahgi. Bu yukarıdaki de Avrupa Kupaları'nda en çok gol atan ilk 10 oyuncunun listesi. Fakat listenin 3. sırasındaki Gerd Müller'in o listenin 1.si olması gerektiğini savunanlar var. Zira Gerd Müller'in 1955- 1971 yılları arasında oynanan ve Fuar Şehirleri Kupası ile oynanan maçlarda 7 golü daha mevcut ve bana kalırsa pek de haksız sayılmazlar.
Ancak UEFA, Fuar Şehirleri Kupası'nı kendi resmi organizasyonu olarak tanımıyor. Oysa bu kupanın başlangıç tarihi ile Şampiyon Kulüpler Kupası'nın başlangıç tarihi aynı. Düzenleyicileri de daha sonra FIFA üyesi olan ve organizasyon başladığında kendi ülke federasyonlarında görev yapan kişiler. UEFA Kupası'nın prototipi olarak bakılabilir bu kupaya. Zaten 1971 yılında da yerini UEFA Kupası'na bıraktı. Velakin iki önemli falsosu var kupanın.
Birincisi tek şehir, tek kulüp kuralı. Bu kuralın sakıncası sadece kupaya katılımı azaltması değil aynı zamanda seçim konusunda da ulusal liglerdeki klasmana bağlı bir düzenleme getirmemesi . Çünkü dikkat ettikleri konu katılımcı kulüplerin ticari fuarlar konusunda yetkin ve ünlü şehirlerin kulüpleri olması. Türkiye'den bu kupaya ilk olarak Altay ve Göztepe'nin katılması da bu yüzden. Kupanın başlangıç hikayesi de bu gibi şehirlerin takımları arasında oynanan dostluk maçlarına dayanıyor esasen ve birkaç ülke federasyonu üyesi iyisi mi biz bunu biraz daha geliştirip kupa haline getirelim diyorlar. Sonradan bu tek şehir ve tek kural durumu değiştiriliyor ve 1961-62 yılından itibaren her ülkeden 3 külübün katılımına izin veriliyor. 1-2-3. turlardan sonra çeyrek final, yarı final ve final maçları şeklinde oynanıyor kupa. Aynı statü Galatasaray'ın kupayı kazandığı sene gelen 4.tur uygulamasına kadar da UEFA Kupası'nda devam etmiştir. İkinci falso ise bu kupanın 1955 ve 58 ile 1958-60 sezonları arasında senelik değilde dönemlik oynanması. Her sezon için bir kupa organizasyonu düzenlemesi 1960-61 sezonuyla başlıyor.
Fakat düşünüldüğünde Jules Rimet Kupası ile FIFA Dünya Kupası arasında da benzer bir ilkellik var. Malum 1974 yılına dek kupanın ismi yaratıcısı Jules Rimet ile anılıyordu ve tasarımı farklıydı. Katılım ve kupa statülerinde de farklılıklar görülüyordu. Mesela 1930 yılındaki ilk kupa önelemesiz oynanmış, ülkeler davet üzerine gelmiş ve o zamanlar Dünya'yı saran ekonomik krizden dolayı okyanus ötesi birçok Avrupa ülkesi kupaya katılamamıştı. Katılanların masraflarını da Uruguay hükümeti karşılamıştı. Bu türden sorunlar daha sonra yapılan düzenlemelerle giderildi ve katılımcılar kıtalarda oynanan elemelerle belirlenmeye başlandı. Sizlerin yorumunu da merak ediyorum bu husus hakkında.